Eskiden Çarşamba gecelerinin bir özelliği vardı, haftaiçi olmasına rağmen insanlar özenir bezenir gece dışarı çıkarlardı. Öyle kırmanço tipli adamlarda Çarşamba gecelerine itibar etmez, otomatikman çok hoş arkadaş gruplarından oluşan seçkin insanlar olurdu. Köprünün altından çok sular aktı, geldik bugüne eskiden bir elin parmakları kadar mekan varken şimdi canı sıkılan bir yer açıyor, sonu hep hüsran olsa da, davulun sesi uzaktan insana hoş gelir misali, halen gece işletmelerinin muhteşem paralar kazandığı efsanesi dolaşıyor. Oysa ki artık Çarşamba gecelerinden işletmeler de umudu kesmiş, angarya olarak görüyor, büyükler masal gibi Çarşamba gecelerini anlatıyorlar, küçükler de ağzı açık dinliyor.